26 Haziran 2015 Cuma

Favori Rujlarım ❤ Top 5

Merhabalar,
Tam bir ruj canavarı olarak elimdeki onlarca ruju bölüm bölüm yorumlamak istedim. Sanırım asla yeteri kadar rujum olmayacak. İhtiyacım olsun olmasın, her alışverişte mutlaka birkaç tane ruj ile eve dönerim, aynı renk ve tonlarda bir sürü rujum vardır. Ruj hastalığı bambaşka bir şey:) Selam olsun benim gibilere de... :)
Genelde pembe veya pembe alt tonlu rujları tercih ediyorum.

Kırmızı fazla iddialı, nude (ten rengi) ise hafif makyaja sönük kalıyor;peki ya pembe öyle mi? (aşk, aşk, aşk)
100'e yakın ruj deneyimim olduğunu düşünürsek; favorilerim diye seçtiklerimin diğerleri arasında fazlasıyla artı yönleri olduğunu düşünebiliriz bence, ya sizce?

Top 5 geliyoooooorrrr hanımmmm:)



20 Haziran 2015 Cumartesi

Favori 10 Aksesuar Alışveriş Noktam

Merhabalar canlar,
Henüz hiç moda alanında yazı yazmadığımı fark ettim. İnstagram üzerinde paylaştığım aksesuarlarım çok beğeniliyor. Seninle alışverişe çıkmak isterim gibi tatlı teklifler bile alıyorum:)) Eeee, dedim nerelerden alışveriş yaparım, nelere dikkat ederim mini bir yazı yazayım. 


Öncelikle aksesuar çok geniş bir kavram; genel olarak üzerimize giymediğimiz taktığımız ve yanına ek olarak aldığımız, kıyafetimize uyum sağlayan(match yapmak da denir) her unsur olarak tanımlayabiliriz. Hatta takı üzerinde yoğunlaşırsak işimiz daha kolaylaşır:) 


Son yıllarda imitasyon takı çılgınlığı başladı malum, adım başı takı dükkanı açıldı. Alışveriş merkezlerinde markalaşma yoluna giden takıcıların da şubeleştiklerini gözlemliyorum. Ahh ahh eskiden böyle miydi? Bir Accessorize 'ımız vardı. Gerçi hala var:)) Bir yandan rekabet olması uygun fiyat açısından biz tüketicilere güzel yansıdı diye düşünüyorum.



Klasik bir yay burcu olarak fazla sıkılgan yapım bir şeyi uzuuuuun süre kullanmamı engelliyor, hevesim geçiyor, öyleyse daha uygun fiyatlı arayışlar bulmalıyım modum her zaman devrede.

Peki, takı alışverişimi nerelerden yapıyorum;


*Önce markalaşan herkesin AVM'lerde rahatlıkla bulabileceği markalardan başlayayım.


1-Accessorize; hemen her avm'de olan yenilikçi yaratıcı ürünlerini sevdiğim bir marka. Sadece fiyatlar biraz pahalı, indirim zamanı uğradığım çok beğendiklerimi edindiğim bir mağaza. Özellikle pul ve boncuk işli çantaları, leopar zebra gibi bayılarak kullandığım hayvan baskılı ürünleri ustaca kullanması ve özgün ürün çeşitliliğini seviyorum.Yurt dışı için online satışı mümkün olsa da, Türkiye için yok:( Biz de internet sitesinden bakar, mağazaya gider alırız yani, hıh:) İndirimlerde bir uğrayın derim.

2-Claire's; çoooook sevdiklerimden yine. Claire's deyince en sevdiğim pembe rujum aklıma geliyor. Mat fuşya pembe rujum, tüm üniversite hayatım boyunca dudağıma yapışmış olabilir:)) Yine fiyat olarak mahalle takıcılarımıza göre pahalı, indirimlerde uğradığım bir aksesuarcı. Kozmetik bölümünü seviyorum, mat ruj yokken biz onları Claire's' ten alırdık yeaahhh diye de bir atarlanıyım:)) Tabi ki ana dalı kozmetik olmadığı için çok kaliteli değil, ama o tonda fuşya da bir tek onda vardı o zamanlar.Şaka bir yana itiraf etmek gerekirse, çocuklar için olan takı bölümüne de bakıyorum, çok tatliş şeyler oluyor.Yine internet alışverişi yurt dışı için mümkün olsa da, Türkiye için yok:( 

3-Coquet accessoires; yine ana caddeler ve avm'lerde bulabileceğiniz bir marka. Çantalarını ve küpelerini beğeniyorum. Farklı ürünler bulabiliyorum. İndirimde oldukça makul fiyatlara inebiliyor. Yine sezon ürünlerini takip edip, beğendiğim parçaları kaptığım bir mağaza.


4-Stylish accessories; ile Nişantaşı'nda gelinlikçime giderken tanıştım. Gelinlik provasına giderken önünden geçiyorum, kimse şaşırmadı dimi içeriye ışınlanmamı:)) Aynı zamanda Kadıköy ve bir çok avm'de var. Eldiven, taç, bileklik, şapka gibi ürünlerini de beğeniyorum. Zaman zaman indirim köşeleri oluyor, takip etmenizi öneririm.


5-i am accesories; güzel ürünler bulabileceğiniz bir mağaza. Renk kombinasyonuna göre bir düzenleme yapıyorlar; fiyatlar yüksek ama kalite olarak bir tık daha iyi diyebilirim.

6-Zara; ana dalları aksesuar olmasa da, tüketici için ayy şu eteği aldım, şu ayakkabı da tamam, şu kolyeyi de alayım bari kombinasyonunu oluşturmak için mini bir aksesuar bölümüne sahip. Güzel şeyler bulabiliyorum dönemsel olarak; yaka aksesuarları, shourouk  tarzı kolyeler, helenistik saç aksesuarları, Chanel tarzı inci kolyeleri, etnik aksesuarlarını beğeniyorum. Yine çantaları da çok şık. Zara grubu (Stradivarius, bershka...) genel değerlendirmiş olayım.


7-H&M; yine total giyim üzerine bir marka olan H&M, Zara'ya göre aksesuar yelpazesi daha geniş bir marka. Fiyatları makul, indirimde ise tadından yenmez bir hal alıyor:) Takı bölümüne, çoklu yüzük ve küpelerine, saç lastiklerine, şapka ve çiçek taçlarına bir bakın derim:)

8-Forever New; tam bir prenses mağazası gibi pastel tonlar, taşlar, inciler... Aksesuarları da en az mağaza kadar güzel ve kaliteli. Tek kusur fiyatların yüksekliği, o da indirimlerle kapanan bir kusur. Mutlaka her sezonda uğradığım, seçtiğim parçaları indirimde kaptığım bir mağaza. Özellikle taşlı çantaları, inci kolyeleri, taşlı telefon kılıflarını çok beğeniyorum. Hatta şu anda indirimde olduğunu da hatırlatayım.

9-Koton; yine aslında giyim mağazası olmasına rağmen aksesuar konusunda sevdiğim bir marka. İndirimlerde çok uygun fiyata küpe, kolye alabilirsiniz.


10-Mango; takı bölümü zayıf olsa da çanta,kemer ve diğer aksesuarlarla açığı kapatıyor mango. Arada bir uğramakta fayda var.


Gelelim diğer alternatif takı alışveriş noktalarıma;


Artık ana caddelerin hepsinde farklı farklı adlarla takı mağazaları açıldı. Gerçekten beni şaşırtan fiyatlara güzel şeyler bulabiliyorum buralarda. Kalite olarak, çok kaliteli olmasalar da bazen aynısının mağazalarda 3-4 katı fiyatlara satıldığını görebiliyorum. Özellikle Kadıköy, Bakırköy, Nişantaşı, Avcılar,Taksim, Suadiye... gibi mağaza ve tüketici yoğunluğuna bağlı olarak, alışveriş potansiyeli yoğun olan bu yerlerde, mantar gibi çoğalan aksesuar mağazaları bulmak mümkün. 

Çocukluğu Kadıköy'de geçmiş biri olarak ilk imitasyon takı sevdasına, Uzak ışıklar mağazasında 3'lü tek taş küpeler ile başladım, hani şu boy boy olan:) Hala durur, sonra kirazlı küpeler falan hepimizin evinde vardır eminim. Yine Bahariye Caddesi'nde adını bile unuttuğum bir takıcıdan (ki hala duruyor) aldığım köpek figürlü Agatha tarzı tokalar da o zamanlar çok meşhur olan çok sevdiğim aksesuarlarımdandı.

Bunların dışında büyük semt pazarlarında bir takı dükkanını aratmayacak kadar çok çeşit oluyor, örneğin Bahçeşehir pazarı süsüne püsüne düşkünler için bir cennet.Yine el yapımı takı sevenler için de el emeği göz nuru ürünleri buralardan bulabiliyorum.
El emeği aksesuar sevenlere ise çok bilinen Ortaköy tezgahlarını da önerebilirim. İnanılmaz güzel ve farklı şeyler bulabiliyorum. Eklem yüzükleri, harfli yüzükler gibi...
Taksim pasajları yine aksesuar çeşitliliği bol yerlerden biri, buralarda takıcıları karıştırmayı, özgün parçalar yakalamayı çok seviyorum. 


Son olarak toptancıların Eminönü'nde olduğunu düşünecek olursak, perakende satan mağazalara da göz atabilirsiniz. Fiyatların hemen hemen diğerleriyle aynı olduğunu da söylemeliyim.

Bir de takı sevdiğinizi bilen güzel dostlarınız varsa, Damlaaaa yeni bir yer buldum var ya bayılacaksın, naraları ile istikameti çevirdiğim yerler oluyor:) Bol bol hediyeler oluyor. Seviyorum sizi kızlar, iyi ki varsınız... 
Bir okyanus edasında büyüyen takı kutularımın beslendiğim bunca kaynağa göre az bile kaldığını düşünüyorum. Şikayetçi miyim, hayır! Annem benimle aynı fikirde mi, hayır!:) :)



Peki ben aksesuar seçerken nelere dikkat ediyorum;


* Öncelikle alışveriş yaparken zevkime uygun farklı renkleri seçmeye çalışıyorum. Yine de elim hep pembelere gidiyor:)))


*Evdeki diğer aksesuarlarımı düşünüyorum, benzer olmalarından kaçınıyorum.


*Seçtiğim ürünün arka klipsinin kaliteli ve kulağımı rahatsız etmeyecek olmasından emin oluyorum.


*Taşları düşmemiş ve sağlam olduğundan emin oluyorum.


*Çok ağır küpe ve kolyeleri taşıma güçlüğü açısından seçmiyorum. Alacağım takıyı elimle tartıyorum, rahatlığımız çok önemli.


*Son olarak bir alerjim olmasa da, bazen kulak deliğini boyamasın diye şeffaf oje ile kulağıma temas edecek yerleri boyuyorum, kurutup öyle kullanıyorum. Aynı işlemi taşı düşüp de yapıştırdıklarıma, tekrar düşmesin diye taş üstüne de uyguluyorum. Bunun için uygun fiyatlı bir şeffaf oje bulundurmanızı tavsiye ederim, çok işe yarıyor.

Bol ışıltılı, takılı tokalı günler dilerim herkese.

Sevgiler...



16 Haziran 2015 Salı

Le Petit Marseillais Duş Jelleri

Merhabalar,

Henüz 1 ayını dolduran bloguma yeterli zamanı ayıramadığımın farkındayım. Malum düğün dernek hazırlıkları:)) Koşuşturmam biter bitmez kozmetik deneyimlerim, alışverişlerim ve moda yazılarımla burada olacağım. 

Le Petit Marseillais duş jellerini bir de benden dinleyin istedim. Öncelikle piyasaya yeni katılan bir marka olması açısından şüpheli yaklaşarak markayı araştırdım. Ahh benim mükemmeliyetçi yapım:) 

Le Petit Marseillais, 1986'da geleneksel Marsilya sabunu üreterek başlamış.Le Petit Marseillais “Küçük Marsilyalı” anlamına geliyor.Zaman içinde  geleneksel katı sabunun haricinde banyo ve duş jelleri, sıvı sabunlar, vücut bakım ürünleri de üretmeye başlamış. Bir Fransız markası olan firmanın vurguladığı slogan "Akdeniz doğallığı" ve temiz içerik.



Peki bakalım, doğallığı vurgulayan firmanın içeriği nasıl? Firmanın tanıtım metni şöyle ki;

  • Le Petit Marseillais duş jelleri paraben içermiyor.

  • Le Petit Marseillais kremli duş jelleri renklendirici boya içermiyor. Le Petit Marseillais içeriklerini ve aromalarını gerçek özlerden ve doğal bileşenlerden alır. Hiç biri esansiyel değildir.

  • Le Petit Marseillais duş jelleri canlandırıcı kokusu ise cildi tazeler. Cildi kurutmaz, yoğun köpüğü ile cildi nemlendirir ve kremli formülü ile cildi besler.

  • Lavanta, badem, şeftali, bal, süt, portakal çiçeği, gelincik gibi pek çok doğal bileşeni tam da mevsiminde, geleneksel yöntemlerle elle toplar. Örneğin; Fransanın Provence bölgesinin meşhur lavanta tarlaları vardır. Bu lavantalardan çiçeksi aroması ile çok lezzetli bir bal elde edilir. İşte Le Petit Marseillais Lavanta Balı Duş Jeli’nin içeriğindeki bu gerçek bal, toplam 400 arı kovanına sahip küçük bir çiftlikten elle hasat sonucunda elde edilir.

  • Le Petit Marseillais Fransa’nın en “yeşil” markası seçilmiştir. Doğaya katkıyı ve saygıyı öncelik haline getirmiş olan marka işte bu yüzden tüm içeriklerini geleneksel yöntemlerle toplar, kendi kaynaklarına zarar vermez.

  • Doğaya saygıyı formülasyonu dışında paketlerinde de sürdüren Le Petit Marseillais’nin ambalajlarının hepsi geri dönüşüme uygunken, aynı zamanda bazı ambalajları geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilmiştir.


Gelelim benim yorumlarıma, öncelikle duş jellerinin kokuları cezbedici. Tatlı kokulardan hoşlandığım için Vanilya Sütü ve Tatlı Badem Sütü kokularını tercih ettim. Çiçek ve meyve kokuları da çok güzel. Duş jeli gibi kimyasalı bol bir grup içerisinde markanın temiz içerik vurgusu denemeye değer bir vaat diyorum.

 Özellikle kozmetik marketlerden (gratis, watsons) 2 al 1 öde kampanyaları ile diğerleriyle aynı fiyata geldiğini söylemeliyim. Duş jellerinin kokuları konusunda kalıcılık beklemediğim için bu konuda yorum yapmayacağım. Günümüzde Edt parfümlerin bile kalıcılıkları sınırlıyken, duş jellerinden üstün koku kalıcılığı beklemek bence ütopik olur.

Misss kokulu kalın....

Sevgiler...


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...